25 Eylül 2012 Salı

Yazılmasa da Olurmuş

Uzun zamandır düzenli uykuya sahip olmadığımdan ve artık dün sabahlamayı bırakıp kendim için ideal uyku saatinde yatıp sabah erken kalktığım için günün sonunda yüzümün esas güzelliğine kavuştuğunu gördüm. İnsan kendini tanıyor ya, kendini diğer herkesten daha çok görüp daha çok inceliyor ya, işte bu bütün detaylı değişimlerimizi fark edebilmemizi sağlıyor. Ve güzellik uykusu denen bir şey gerçekten var. Bunu sadece bugün ortaya çıkarmadım. Daha önceki izlenimlerinden de biliyorum.

Evet az önce dişlerimi fırçalıyordum ve sağ kolum havadayken aynadan gördüğüm yansımamda kolum ve bileğim arasında kalan bölgede sigaranın çapı kadar büyüklükte bir morarma gördüm. İlk gördüğüm saniyede aklımda geçen soru: "Allah Allah burayı nereme çarpmışım ki ben?" Ama işte hatayı görüyoruz değil mi şimdi bakalım; "burayı" ve "nereme" sözcüklerindeki Y ve M sözcüklerinin yerini değişince daha doğru oluyor cümle. İçimden geçirdiğim bu soru içimden geçer geçmez, cümle biter bitmez bunu fark ettim. Evet kendi iç seslerime dikkat edip cümle ve sözcük hatalarını da bulup düzeltmeye başladığıma göre artık olmuşum ben, olmuşum evet.

Ve bugün bir kek yaptım. Hayatımda yaptığım en güzel kekti, ama portakal dilimlemedim (Nil'e selam). Onun yerine ekstra ilave olarak tarçın, ceviz ve biraz kakao kattım. Şarkı zaten hüzünlü bitiyordu, o yüzden orayı hiç karıştırmayacağım. Önemli olan kekin tadı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder